Vee geldiiik 30. haftayaaa!
Yavaş yavaş hazırlıkları yapmaya, bu rüya gerçeğe daha da yaklaştıkça, içimdeki minicik kalp iyice ben burdayım dedikçe, sesime tepki verdikçe bu müthiş duygunun içine daha çok gömülüyorum. Öyle ki aynı hızda içimi korkular kaplıyor.
Hormonlar deniyor ya bazı zamanlarda cidden hissediyorum dengesizliklerimi !
İlk günden 28. haftaya kadar içimde kocaman bir heyecan vardı sadece. Şimdi ise kalan süreci nasıl değerlendireceğimi bilememem, bebeğe nasıl bakarım, nasıl beslerim, nasıl giydirir, nasıl yıkarım korkuları geliverdi. Bi anda! Oysaki Çınar bebek gayet beklenen, hiç sürpriz olmayan bir bebek. Bu nedenle hep hazırdım. Fazlasıyla...
Ama, nedense son 2 haftadır heyecanla, işin sonuna yaklaştıkça yetememezlik korkuları kaplıyor içimi.
Normal midir?
Havalar daha da çok bunaltıcı olmaya başladıkça elbiseler dışında aklıma başka seçenek gelmiyor. Hem sıkmıyor, bunaltmıyor hemde terletmiyorlar. Özellikle Mango ' nun bu gömlek elbise modeli benim için biçilmiş kaftan. Püfür püfür, ooh! :)
Hatta bu elbiseyi giydiğimde çoğu yeni tanıdığım insan hamile olduğumu anlamıyor, sadece tontik biri olarak düşünüyor, geniş çok rahat bir kesimi var. Bu koca göbeği bile saklıyor düşünün!
Bide bu aralar bu nostaljik çantayı çok seviyorum, inanılmaz kullanışlı !
Eylül ilk haftasında babamızla keşkesiz doğum eğitimine başlıyoruz. Bu en azından biraz rahatlatacak beni diye umut ediyor ve müthiş merak ediyorum.
Bütün korkular, kıışş kış!
Elbise : Mango
Çanta : Piculet
Terlik: Birkenstock
RENKLİ GÜNLER ^_^