Hep lay lay lom...
Eee peki öyle mi acaba? Tabii ki değil!
Bugün bambaşka şeylerden bahsetmek istedim. Hep ben size bişiiiler anlatıyorum, biraz siz bana yardım edin o zaman, ben kendimi anlatayım siz dinleyin :)
Mesela siz bana hep tek tek soruyorsunuz düğün tarihi ne zaman nerede nasıl diye bu vesile ile aradan bu sorulara da cevap vermiş olayım:) Düğün tarihimiz ve yeri 10.11.12 Bursa! Bir hafta öncesinde ise Ordu 'da kına gecem kız düğünü olacak. Ama Nimo kızın evi İstanbul 'da olacak, İstanbullu bloggerlar bu sene sizinle çok güzel çalışmalar, buluşmalar yapacağız şimdiden kemerleri bağlayın derim :)))
Mesela siz bana hep tek tek soruyorsunuz düğün tarihi ne zaman nerede nasıl diye bu vesile ile aradan bu sorulara da cevap vermiş olayım:) Düğün tarihimiz ve yeri 10.11.12 Bursa! Bir hafta öncesinde ise Ordu 'da kına gecem kız düğünü olacak. Ama Nimo kızın evi İstanbul 'da olacak, İstanbullu bloggerlar bu sene sizinle çok güzel çalışmalar, buluşmalar yapacağız şimdiden kemerleri bağlayın derim :)))
Sonrasında biraz yaşadığım içsel sıkıntıları dökeyim şuralara.
Bir evlilik fobisi başladı ki bendee, sormayın! Ve sen bunu yaşayacaksın deseler '' yok leyn daha neler '' derdim. Ocak ayında ilişkimizde tam 6. yılımızı dolduran ve uzun senelerde okul iş derken nişanlı kalan bir çiftiz. Bu nedenle pek tabii evlilik bizim için level. Ama gelin görün ki cancağızlarım sanki töre, efenime söyleyeyim görücü usulu ile babam beni zorla veriyormuş gibi hissediyor ve huzursuzlaşıyorum. Böyle odama kapanıp bazen '' evlenmiceeem '' diye ağlayasım geliyor ee çünkü ya yapamazsam ya evi çekip çeviremezsem, oof her gün yemek nasıl yaparım, aman ütü de var ama diye diye dolanıyorum!
Evlilik len bu, onca sene bekle bekle, hem sevdiceğimle artık aynı evde yaşama fikri güzelken bir taraftan daha ben kendime bakamıyorum kimi zaman, hasta olunca yorganı alıyor anneme dudak büküyorum, bu adam hasta ben hasta olursa nolucak. Annem hasta olsa bile bana hep bakar ki ama şimdi nasıl olacak :(
Ooof bilmiyorum, garip bir duygu şuan hissettiğim!
Ve son 2 günümüz askerim teskeresini alacak hayırlısıyla... Sonra artık bana İstanbul yolu görünüyor evimizi, eşyalarımızı yerleştirmek için. Haritamı ilk boyamaya başladığım da '' bu nasıl biter be! '' diyordum ama bitiyor. Sayılı gün tez geçiyor, belirsizlik kötü. Yoksa saydığından 1, 2, 3, 4, 5 hoop şafak oluyor. Bu sebeple asker gönderecek arkadaşlara sabır dilerken hiç korkmayın anlamayacaksınız bile demek istiyorum :)
İşte bu da haritamın son hali :)
Günlerdir yıka, as, kurusun, ütüle modundaydık! Çok dantel insanı değilim çeyiz için hiç özel bişiii yaptırmadım, nostalji sever olarak anneciğimin sandık kokulu dantelleri yıkandı benim sandığa terfi edecekler :)
İşte bu da haritamın son hali :)
Günlerdir yıka, as, kurusun, ütüle modundaydık! Çok dantel insanı değilim çeyiz için hiç özel bişiii yaptırmadım, nostalji sever olarak anneciğimin sandık kokulu dantelleri yıkandı benim sandığa terfi edecekler :)
Tabii bunlar yıkandı, ütülendi bıdısı bir kenara birde aileye tek tek hazırlanan bohçalar, benim sandığım...
Artık günler yaklaştıkça gerginliğim ve beraberinde aslında heyecanımda artıyor. Önce 160 gündür görmediğim sevgilime sarılma sonra bir evin olması ve o evin bize ait olma fikri çok garip! İnsanın hem heyecanı hem hüznü hem korkuyu yaşadığı duyguya ''evlenme fikri '' deniyor sanırım. Düğün, eşya seçme, yerleştirme kısmına hiiiç girmiyorum anlatsam içimdekileri ağlarsınız :)
Tarif defteri bile böyle olan bi kız nasıl hanım olacak deyiverin bana, olur mu ki? :/
Bilmiyorum aa dostlar! Deneyip göreceğiz :)
Daha dün yorganıma sarılasım geldi sıkı sıkı, onu bile özleyeceğimi hissettim. Ay ne zormuş bu hisler!
Neyse çok uzatmamayım ben, evlilik fikri olan kızları ürkütmeyeyim daha fazla, bu kadar duygusal ve gergin yazımdan sonra gülümseyerek ayrılalım ;)
Çok sevgiye ihtiyacım var, beni sevenler el kaldırsın :)))
RENKLİ GÜNLER ^_^